Aydınladan YNK’ye “Rekan Abdulaziz olayı Kürdistan düşmanlığıdır, Süleymaniyeli aydınlar susmamalı” 

Aydınladan YNK’ye “Rekan Abdulaziz olayı Kürdistan düşmanlığıdır, Süleymaniyeli aydınlar susmamalı" 

Lalezar Otel çatışmasında işkence ile katledilen ve daha sonra cenazesi yakılan Rekan Abdulaziz’in cenazesi 73 gün sonra ailesine teslim edildi. 26 yaşındaki Rekan’ın olayı Güney Kürdistan’da önemli bir gündem yarattı ve tepki gördü…

22 Ağustos günü Bafel Talabani’ye bağlı güçler eski YNK Eşbaşkanı ve Berey Gel lideri Lahor Cengi’nin çalışma ofisi ve otel olarak kullanalan Lalezar otele büyük bir baskın düzenledi. Tank, panzer, havan topu ve doçka silahlarının kullanıldığı çatışma sonucunda Lahor Cengi ve bir kardeşi yakalandı. Çatışmada YNK’nin resmî açıklamasına göre 4 kişi hayatını kaybetti. Fakat yaklaşık olarak 30 kişi kayıptı.
Lahor Cengi’ye bağlı Akrep güçleri içinde yer alan kayıpların bazıları yaralı yakalanmış ve infaz edilmişti. Hatta bazı cenazelerin Bafel Talabani ve Wahap Halepçi’ye bağlı özel birimler tarafından yakıldığını gösteren videolar da gündeme düştü.

Cenazesi yakılanlardan biri de Rekan Abdulaziz’di. 24 yaşındaki Rekan Abdulaziz’in cenazesi tanınmayacak haldeydi ve aylarca morgda tutulduktan sonra iki gün 8 Kasım günü ailesine teslim edildi. Günlerdin çocuklarının akıbetini öğrenmeye çalışan aile büyük bir yıkım yaşadı. Anne, baba ve kız kardeşlerinin ağıtları cenaze töreninde yürek dağladı. Törene Rekan’ın yakınları katıldı.

Rekan Abdulaziz olayı kendisi ile beraber bir tartışma da başlattı. Özellikle de  Süleymani’de yaşananların doğal görülmesi, her koşulda insan hakları söylevleri veren aydın ve yazarların susması da eleştiri konusu oldu.

Konuya ilişkin yazar ve gazeteci Niyaz Hacı, konuya ilişkin değerlendirme yaptı ve olay bir insanın çatışmada hayatın kaybetmesinden çok daha fazlasıdır dedi. Niyaz Hacı: “Mesele sadece çatışmalar sırasında bir gencin öldürülmesi değil, o esir alndı işkence edildi , sonra vurup şehit edili. Daha sonra  cesedini yakıp kalıntılarını sonra cesedini hastanenin morgunda tuttular. Ve  2 ay boyunca akrabalarına tek kelime açıklama yapılmadı. Bu nasıl bir düşmanlıktır, bir Kürt gencine bu nasıl yapır”

Süleymaniyeli aydın ve yazarların yaşananlara sessizliği hakkında konuşan Hacı şunları söyledi. : “Şimdi Süleymaniye’deki tüm yazarlar, aydınlar, şairler, tiyatrocular, milletvekilleri, kürsülerdeki, merkezlerdeki, sivil toplum örgütlerinde çalışan öğretmen, şu bu herkes sorgulamalı neden böyle bir ölüme tek bir itiraz yok. “

Hacı Süleymaniye’de bir özgürlük yanılgısı olduğunu belirterek şunları ekledi: “Yıllardır Süleymaniye halkı özgürlük sözü ile kandırılıyor. Şimdi artık özgürlüğün ne olduğunu sorgulamanın vakti geldi. Bu sessizlik devam ederse ve bu şehrin aydınları, yazarları, şairleri, gazetecileri yani özgürlük üzerine yazan-çizen konuşanlar bu olay karşısında  susacaklarsa gidip sağda solda özgürlük için yazdıkları eserleri toplayıp yaksınlar. , bu şehrin gerçek aydınları tarafından, bu durumu yaratan tüm yazar, şair ve gazetecilerin eserleri kütüphanelerde ve evlerde toplanmalı veya herkes bunları atıp yakmalı ve evlerini ve kütüphanelerini temizlemelidir.”

Aydınladan YNK’ye “Rekan Abdulaziz olayı Kürdistan düşmanlığıdır, Süleymaniyeli aydınlar susmamalı" 

Diğer Haberler