Erdoğan’ın etrafında sergilenen tablo, muhalefetin ve Kürdler adına siyaset yapanların’da resimde görüldüğü gibi, Kürt halkına karşı sahte bir siyaset yürüttüğünü gözler önüne sermektedir. Kürtlerin oylarıyla var olan, ancak onların haklarını savunduğunu iddia ederek siyaset yapan çevreler, bu resimde ifşa olmuştur.
Türkiye’deki siyaset, derin devletin gölgesinde şekillendirilmektedir. Bu düzen, Kürt halkının iradesini bastırmaya ve kendi çıkarlarını korumaya yöneliktir. Kürt halkı bu gerçeği görmeli, aldatmacalara son vermelidir.
Kürt siyaseti, işgalci, baskıcı ve yasakçı Türk siyasetinden tümüyle soyutlanmalıdır. Kürtlerin geleceği, başkalarının masasında kırıntılarla değil, kendi yolunda, kendi iradesiyle kurulacaktır.
Kürt halkının özgürlük yolu, Ahmedê Xanî, Pîremêrd, Hejar ve Dildar’ın aydınlık mirasında; Şeyh Ubeydullah Nehrî, Şeyh Mahmud ve Qazî Mihemed’in direnişinde saklıdır. Bu miras, Kürt halkını esaretten kurtaracak en güçlü kaynaktır.
Kürtler yönünü kendi tarihine dönmelidir.
Kürtler kendi kimliğini sahiplenmelidir.
Kürtler kendi davasını kendi elleriyle büyütmelidir.
Kürt halkının onuru, özgürlüğü ve geleceği; ancak kendi iradesiyle, kendi mücadelesiyle kazanılacaktır. Başkalarının siyasetinde figüran olmakla değil, kendi siyasetinde özne olmak esastır.
Çeto Omerî