Cemil Bayık nerede?

Feshedilen PKK’nin kurucu üyelerinden ve KCK’nin Eşbaşkanı Cemil Bayık uzun zamandır medyada yer almıyor. Bayık 7 Mayıs tarihli PKK fesih kongresinden bu yana geçen 7 aylık zaman içinde sadece üç kez medyaya konuştu. Cemil Bayık’ı röportajları PKK tarihini ve Öcalan’ı öven nitelikteydi fakat Erdoğan-Bahçeli ve Öcalan arasındaki siyasi sürece dönük bir inanç veya destek görünmüyordu.
PKK’nin 2. Adamı ve Öcalan’ın sağ kolu denen Cemil Bayık’ın bu suskunluğu ise kulislerde tartışma konusu yarattı. Herkes soruyor: “Cemil Bayık nerede ve neden suskun?”
Bayık süreçten rahatsız…
PKK kaynaklarına göre Cemil Bayık Öcalan’ın başlattığı süreçten rahatsız. Fakat en büyük rahatsızlığı ise Öcalan’ın “İmralı’ya yanıma gelsin” sözleri oldu.
Bayık’ın 1970’lerden bu yana Öcalan ile örtülü bir çatışması olduğu biliniyor. Özellikle de 1998 yılından sonra Cemil Bayık’ın tüm görevlerini durdurmuş ve bir savaşçı olarak sürece katmıştı. Öcalan onu 1999 yılında tutuklanmadan önce görevden almış ve “beyaz saçlı dinazorlar” diyerek artık PKK içinde yeri olmayacağını söylemişti.
Fakat Öcalan tutuklandı ve bayık 1999-2025 yılları arasında yani 26 yıl boyunca kendi PKK’sini kurdu. Öcalan’ın feshettiği PKK aslında Cemil Bayık’ın PKK’siydi. Bayık İran-Irak ve Suriye arasındaki Şii yükselişinde PKK’yi Şii eksenine oturtmuş, Murat Karayılan’ı esas güç olmaktan çıkarmış ve PKK’nin tek adamı olmuştu. Öcalan’ın feshettiği PKK bir anlamda Cemil Bayık’ın PKK’siydi.
Fakat Bayık, Öcalan’ın egosunu ve tek adam olma histerisini iyi bilen bir isim. Öcalan’ın başlattığı süreç karşısında duramayacağını da iyi bilen biri. Bunun için de politik bir yöntem izledi. PKK kongresinde “Öcalan’a sonuna kadar bağlılık” yemini etti. Fakat Kongre sonrası “sağlığının iyi olmadığını” söyleyerek aktif çalışmalardan uzak durdu.
PKK kaynaklarına göre Öcalan İmralı’dan gönderdiği mektuplarda “Cuma’ya fırsat verdim ama o başaramadı, artık feshetmeye katılacak” dediğini ve onu başarısızlıkla suçladı.
Öcalan: Cuma, İmralı’ya gelsin…
Öyle görülüyor ki Öcalan, Bayık’ın çekimser tutumunu fark etti. Ve yine PKK kaynaklarına göre Öcalan Ağustos ayında yaptığı bir görüşmede “Hastaysa buraya gelsin, İmralı’da yanımda kalsın” dedi. Cemil Bayık Öcalan’ın bu sözlerine büyük tepki gösterdiği belirtiliyor.
PKK kaynaklarına göre Bayık, Öcalan’ın İmralı çağrısını kendisine hakaret olarak gördü ve ruhsal olarak çöküş yaşadı. Çevresine “Başkan yine çıldırmış” dedi.
Kaynaklara göre Bayık Öcalan’ın bu çağrısından sonra çalışmalara artık hiçbir şekilde katılmadı ve sağlığını gerekçe göstererek çalışmalardan tümden çekildi. Onun yerine çalışmaları koordine etmek için Bese Hozat Başkanlığında Sabri Ok, Duran Kalkan’dan oluşan bir üçlü koordinasyon kuruldu. Ve Kalkan PKK’nin yeni yapılanmasının eşbaşkanlığını Bese Hozat’la beraber yürütecek.
Cemil Bayık şimdilerde çok az kişinin bildiği Süleymaniye yakınlarındaki bir alanda yanında bir gurup güvenlik, bir doktor ve bir fizyoterapistle beraber kalıyor. Çok nadir bazı özel misafirler yanına gidebiliyor. PKK kaynakları, zaman zaman İran’dan bir doktur gurubunun geldiğini fakat bunun da sadece doktur mu yoksa içinde İran istihbaratı itlaat’ın elemanları mı olduğu belli değil. Fakat PKK’de alttan alta gelenlerin İran istihbarat üyeleri olduğu dedikodusu da dönüyor.
Yani Bayık yeni sürece katılmayacak ve kendini inzivaya çekti. Geçtiğimiz ay Kalkan’ın Bayık ile görüştüğü ve “çalışmalara hiç katılmamasının kabul edilmeyeceğini” söylediği de gelen bilgiler arasında.
Cemil Bayık’ın hastalığı ne?
Cemil Bayık 70 yaşında ve sağlık sorunlarının olması normal. Cemil Bayık’ın belinde bir fıtık olduğu ve uzun yıllardır da bunun bilindiği belirtiliyor. Fakat Bayık’ı iyi tanıyanlara göre Bayık ne zaman süreç dışında kalmak isterse bu fıtığı gündem yaparak çalışmalarda çekiliyor.
Bayık’ın 1992 yılındaki Güneyli güçlere karşı verilen savaşta 17 kadrosunu mağarada öldürtmesinden sonra bir yıl boyunca bu hastalık gerekçesi ile Lübnan’da bir evde kaldığı belirtiliyor.
Yine 1998-1999 yıllarında da yine süreci kabul etmediği için uzun bir zaman sağlık nedeni ile kendini geri çekiyor.
2004 yılında Öcalan’ın “Bana tecrit içinde tecrit uyguladılar” soruşturması ile görevden alınınca da yine iki yıl boyunca “belindeki sorun nedeni ile kendini yalıttığı” belirtiliyor.
Yani Bayık’ın yaşa bağlı sağlık sorunları olsa da hastalığı Öcalan ile gerginlik yaşandığında kendini inzivaya çekmek için kullandığı bir kalkan.
Cemil Bayık’ın geleceği ise Öcalan ve sürecin gidişatına bağlı…




